Post

Somut Programın Başarısı: Mamdani

New York Belediye Başkanlığı’na sosyalist Zohran Mamdani seçildi.

Yorgun demokratların hepsine kötü haber, demek ki olabiliyormuş. İlk önce bunu hissetmemiz lazım ki şu bozguna uğramış olma ruhunun yarattığı hareketsizliğe bir son verelim. Dizlerimizde derman kalmadı deyip durmayalım. “Beni kör kuyularda, merdivensiz bıraktın…” şarkısını söylemeyelim.

Dünyada ve coğrafyamızda Nazım Hikmet’in dediği gibi önce “umudun düşmanlarına karşı” savaşmak zorundayız. Umutsuzluk ve yılgınlık yayanlar her köşe başında pusuda.

Daniel Bensaid diyor ki: “Kimi zaman, yenilgilerin kısır döngüsü içinde, savunma konumundaki direnişler, gelmekte geciken bir karşı saldırı faslından umudu kesmeye başlar. Kurtarıcı hadiseye yönelik umut, gündelik direnişlerden ayağını keser. Dünyevi olandan kutsal olana doğru yükselir, ihtimal dışı bir mucize beklentisi içinde donuklaşır.”

Kurtarıcı hadiseye yönelik umut, dünyevi olandan kayıp kutsal olana doğru yükselirken, Mamdani kurtarıcı hadiseyi yeniden gündelik direnişlerin zeminine oturttu. O derece özel ve atipik sayılmalıdır. Kutsal, “büyük adam” laflarıyla yüklü, genel geçer, solcu olmanın iyiliğine davet eden değil. Somut, odaklanmış, güncel, önem sıralaması yapan ve sosyoekonomik konuları ele alan bir programa sahip. Şimdi bizim memleketin solcuları gece gündüz onu genel ve harcıalem kılmaya çalışacak. Programını bir kenara bırakıp “şöyle Müslümandı, böyle sosyalistti, şu kadar kişiyle sohbet etti” diye konuşacaklar. 

Bizim solcular günde yüz kere “siyaset güçle yapılır” diyerek tekrar etmeden duramaz. İşte adam bizim solcuların sandığı gibi, başlangıçta güçlü değildi. Yüzde birle başladı işe ama söyleyecek fikirleri vardı. Topluma vaatlerde bulundu, bir gelecek tasavvuru yaptı, bir politik program ileri sürdü. “Ben solcuyum o nedenle beni sevmeli ve bana oy vermelisiniz” demedi. Bu sayede “asıl güç siyasetle yapılır” ilkesinin ileri sürdü ve ortaya koyduğu siyasetle büyük bir güç yarattı.

Mamdani seçimler sürecinde ilerlerken dedi ki:

“2030 yılına kadar saatlik asgari ücreti 30 dolara çıkacak. Belediye marketleri kurulacak. 6 haftalık ve 5 yaş aralığındaki çocuklar için belediye kreşleri açılacak. Otobüsler ücretsiz olacak. 10 yıl içerisinde 200 bin kiralık sosyal konut inşa edilecek. Zenginlerin ve büyük şirketlerin vergileri artırılacak. Üniversitelilere eğitim desteği verilecek.”

Mamdani bunları hedef, amaç ya da vaat olarak ifade etti ve kazandı. Bunları söylediği için kazandı, Müslüman ya da sosyalist olduğu için değil.

Birincisi. Mamdani sosyoekonomik alanı, kendi sorun alanı olarak görüyor ve asgari ücret konusuyla ilgileniyor. Çünkü o asgari ücreti alanlar, kent emekçi sınıfı ve bu bir sınıf meselesi. Bizim mücadelemiz de onların ücret mücadelesiyle başlıyor. Kent emekçilerinin düşük asgari ücret almaları birinci dereceden bir sorun. Doğrudan emek faaliyetlerinin karşılığını alamıyorlar. Buna bağlı olarak Mamdani, somut ve net konuşarak hedeflediği rakamı söylüyor. Büyük bir sendikanın sözcüsüymüş gibi diyor ki, “saatlik asgari ücret 30 dolara çıkacak”. Sahipsiz bırakılmış bütün asgari ücretlileri sahipleniyor ve temsil ediyor. 

İkincisi. Bu insan, son zamanlarda gördüğümüz solculuk eğilimlerinin ötesine geçmiş durumda. Belediyenin olanaklarını, market ve kreşleri organize etmek üzere kullanacağını söylüyor. Bu tavır, belediye kapsamındaki kamu mülkiyetini kullanarak ürün ve hizmetler üretmek demektir. Bunu ileri sürmek, kamuoyu önünde açıklayıcı olmak, tartışmak ve bu tartışmadan haklı çıkmak zorundayız. Neden mi? Çünkü aksi takdirde, zaten bizi kimse dinlemiyor.

Bir ülkede uygulayamıyor olabiliriz ama bir belediyede uygulama imkânı elde ettiysek orada uygulayıp göstermeliyiz kamu üretiminin yararlı sonuçlarını. Uygulamalı, göstermeli, ispat etmeli ve ikna etmeliyiz. Bu iş için “biz kamucuyuz arkadaş” deyip deklarasyonda bulunmak yeterli gelmiyor. Sosyalizmin bu temel düzenlemesi bile “kamucuyuz” ifadesiyle bir kimlik beyanı düzeyinde kalıyor. Kamu mülkiyeti aracılığıyla ürün ve hizmet üretmek bir işleyiştir.

Bu işleyişi refah ve bolluğa ulaşılması dolayımıyla anlatmalıyız. Birileri çıkıp bu açlık, yoksulluk, evsizlik ve sağlık, eğitim, ulaşım imkanlarından uzak düşmek konusunda ne yapacağımız bize anlatmalı. Sam Gindin’in dediği gibi şu mesnetsiz kibri bırakıp “Sosyalizmin neye benzeyeceğini söylemeliyiz”.

Demeliyiz ki: Madem ki beslenme, barınma, eğitim, sağlık ve ulaşım konularında ihtiyaçlar karşılanamıyor, o halde bunların hepsini kamu işletmelerinde, kamu ürünleri ve hizmetleri üreterek karşılayalım. Bunu diyebilirsek ve uygulayabilirsek, kamu işletmelerini yaratmanın ötesine geçerek kamulaştırmalar yoluna gidebiliriz.

 

Yarın, geniş bir yazar kadrosu ile günceli değerlendirme, siyasi gelişmeleri takip etme, öngörme, anlama ve fikri bir yön çizme hedefindedir. Ancak yayınlanan yazılardaki görüşler, Yarın Yayın Kurulu’nun politik değerlendirmeleriyle tümüyle aynı çizgide olmayabilir. Farklı değerlendirmelere sahip olsalar da mücadeleye katkı sunacağını düşündüğümüz tüm yazılara yayın ilkelerimiz çerçevesinde yer vereceğiz.

İlgili Yazılar

Post

Somut Programın Başarısı: Mamdani

Post

Teke Düşüyoruz

Post

Tabii ki Demokrasi İstenecek

Post

Uysa da Söyledi Uymasa da

Post

Geldik Bugüne

Post

Kürt Halkını Savunacağız

Post

7 Milyon İşçinin Ücreti

Post

Parsel Parsel Satan Bir Sanık Aranıyor

Post

Sistemin Eleştirisi

Post

İyi Bir Başlangıç

Post

Tek Adam Rejimi Tekledi

Post

Açlıktan Öte Köy Var mı?

Post

Emsalsiz, Tek ve Kıyaslanamaz Değiliz

Post

Asgari Ücret 42.300 Lira Olmalı

Post

Asgari Ücreti Kıyaslamak

Post

Asrın Hortumlaması: 133,5 Milyar Dolar

Post

Enflasyonu Ücretler Yaratmıyor: 5 Kanıt

Post

Üreten Biziz, Paylaşan Da Biz Olacağız

Post

Emeğin Tam Karşılığı, Tam Refah, Tam İstihdam

Post

Haklılığımızı Açıklıyoruz Ve Kanıtlıyoruz

Post

Üç İnsandan Biri İşsiz, Dört Çocuktan Biri Aç

Post

Kurban Edilmek İstenen Emekliler

Post

Köylülere Her Yönden Saldırı

Post

Kamusal Emeklilik Hakkı Savunulmalı

Post

Gerçekçi Ol, İmkansızı İste

Post

Tam Kurtuluşun Yolu

Post

Ortadoğu’daki Dalgalanmalar

Post

Ara Aşamalar

Post

Kişi Başına GSYH 720 Binse, Asgari Ücret 50 Bin TL Olmalı

Post

Colani Golan Tepelerini Savunmadı

Post

Metal İşçisi Yüzde 125 Zam İstedi

Post

CEO’ları Kıskanıyor Muyuz?

Post

Alım Gücü Bin Lira Düştü

Post

Belki Şehirlerimize Bir Barış Gelir

Post

Ordu’nun Dereleri Yukarı Akmaz

Post

Kaç Bin Yıllık Hasretimin Koncası

Post

Meydanları Boş Bırakma

Post

6 Saatlik Çalışmayla Herkese İş

Post

Arkadaşlık Taklit Edilemez

Post

Emekçilerin Bir Doğrusu Yüz Tane Eğriyi Düzeltti

Post

Yorumlamanın Gücü

Post

Son Gülen İyi Güler

Post

Olmaktan Korktukları Yerdeler

Post

Tarih Bir İpucu Bekliyor

Post

Yarını Bugünden Kurmaya Başlamak

Post

Kamu Yararı için Ürün ve Hizmet Yaratmak

Post

Yön Göstermek

Post

Somut Koşulların Somut Analizi ve Siyaseti

Post

AKP Bir Geri Dönülmez Felakettir

Post

Orman Yangınlarında Bütün Tohumlar Ölmez

Post

Kerelerce Ölçülen Gelir Adaletsizliği

Post

Alem Buysa Kral Popülistler

Post

İşçi Sınıfı Şart Koşabilir

Post

Sefalet Endeksi

Post

Birkaç Ağaç ve Bir Nefes

Post

Ücret ve Kar Tahterevallisi

Post

Laiklik Şimdi ve Hep Gerekli

Post

Enflasyonun Yarattığı Sefalet

Post

Enflasyonun Sebebi Açlık Sınırındaki Ücretler mi?

Post

Bütçede Değirmenin Suyu Nerden Gelir Nereye Gider

Post

Anayasa Mahkemesini Bir Kez Tanımamak

Post

Gençler Sadece Asansör İstemez

Post

Emek ve Demokrasiden Yana Cumhuriyet

Post

Yahudi Olmayan Çocuklar da Çocuktur

Post

Elin ve Evin İyisi

Post

Göz Hizasında Siyaset

Post

Dördüncü Kuvvet Dik Duruyor

Post

Beton Bina ve Fabrika

Post

Smaç Sebep Sayı Sonuçtur

Post

Sorun Geniş Bir Zaman ve Mekanda

Post

Ekmek İstiyoruz ama Gül De

Post

Parti İşçi Sınıfını Besteler

Post

Kamu Mülkiyetini Kurtarmak

Post

İçeriksizlik Fırtınası

Post

Ormanlar Bizim, Kahrolsun Kapitalizm

Post

“Esset” Değil Halkın Öz Varlıkları

Post

Var ve Yok Listesi

Post

Karşı Kültür

Post

Günbegün Ücret Mücadelesi

Post

Aslanı Kediye Boğdurmak

Post

Sonradan Hatırlananlar

Post

Seçimin Yarattığı Yorumlama İmkânı

Post

Erdoğan’a Yetki Yok

Post

Mülkiyet Sorunu

Post

Halkın Temel İhtiyaçları, Kamu Hizmeti Olarak Karşılanmalı

Post

Örgütlü Gücü Meclis'e Taşıyalım

Post

Hiçbir Yerden İzin Almamak

Post

Mahirleri Anmak Değil Anlamak

Post

Hareketin Hareket Halindeki Doktrini

Post

Denizlere Çıkar Sokaklar

Post

Tabutta Röveşata

Post

Buyurunuz Buradan Yakınız, Mösyö Hükümet

Post

Depremin Siyaset Üstü Olmaması

Post

Basra Harap Olmadan Önce

Post

Halkın Birikimlerinin Bağımsızlığı

Post

Görev Zamanı

Post

Bu Daha Başlangıç

Post

Kaynaşmış Değiliz

Post

Bolsonaro Tavuğunu Yalnız Yemesin

Post

Suriye Sınırını Değil Açlık Sınırını Geç

Post

Neden Yapmasınlar?

Post

Hayallerin de Sadakate İhtiyacı Vardır

Post

Büyük Pasta, Küçük Pay

Post

Yine Sınırlama Esas, Hürriyet İstisna

Post

Seçenek Biziz

Post

Üç Husus

Post

Radikalizm

Post

Örgütlü Toplum Parlamentoya Rengini Vermeli

Post

İşçi Sınıfı Programı Vaat Eder

Post

Güç Siyasetle Yapılır

Post

Yenilgi Sonrasında Yorumlamanın ve Politik Programın Yitimi

Post

İşçi Sınıfının Tahtına Oturmaya Kalkışmak

Post

Hedef, Özne ve İktidar Organı